Dijital Reklam Nasıl Fiyatlanır?

Dijital reklam kampanyalarınızın fiyatlandırılması, 2 farklı boyut üzerinden yapılır. Burada göz önünde bulundurmanız ve karar vermeniz gereken durumlar, markanızın büyüklüğü, sektörel gelişmeler, rakipleriniz ve hedeflerinizdir. Vereceğiniz tekliflerin bunlarla uyumlu olması başarılı bir kampanya yürütmenizi sağlar.

  • Satın Alma Yöntemi: Belirlediğiniz platformlarda, yaptığınız anlaşmaya göre farklı yöntemlerle reklam alanı satın alabilirsiniz. Mesajınız, sektörünüz, hedef kitlenizle uyumlu bir reklam alanı tercih etmeniz başarı oranınızı arttıracak, hedefinizi gerçekleştirmenizde size kolaylık sağlayacaktır.
    • Manuel Satın Alma: Reklamınız için, reklam alanı sağlayan yayıncıların satış ekipleriyle temas kurup anlaşmaya vararak belirli alanların satın alınmasıdır. Manuel satın almada; kaynak belirlemek, teklif vermek, reklamı yaratmak, yönetmek ve optimize etmek yorucu ve birçok farklı mecrayla düzenli iletişimde kalmaya ihtiyaç duyduğunuz zorlu bir süreçtir.  Diğer reklamverenler ile gireceğiniz rekabeti ve bu rekabette sürekli olarak aktif olmayı göze almalısınız. Hedeflediğiniz kitlenin çok sık ziyaret etmediği sayfalarda reklamınızın gösterilmesi, ucuz reklam alanlarının paket anlaşmayla pahalıya gelmesi gibi risklerle karşılaşabilirsiniz. Fakat dijital pazarlamanın her alana ve her hedefe sunduğu fırsatları göz ardı edip bir önyargı oluşturmak da pek doğru bir yaklaşım değil.  Örneğin çok ses getirmek istediğiniz bir lansman kampanyası planlıyorsanız yayıncıların sadece manuel olarak sundukları Premium alanlarında (örn. tüm sayfa giydirme, mecraya özel richmedia uygulamaları vb.) olmak isteyebilirsiniz. Her zaman ilk önceliğiniz hedeflerinizi bilmek, bu hedefler doğrultusunda reklam faaliyetlerinizi ve yer almak istediğiniz platformları belirlemek olmalıdır. 
    • Programatik Satın Alma: Hangi iş alanında faaliyet gösteriyor olursanız olun, temel amaçlardan biri hızlı ve doğru şekilde hedefe gitmektir.  Dijital pazarlamanın her geçen gün yeni fırsatlar yaratması markalar için bu alanda faaliyet göstermenin, ne kadar doğru olduğunun bir göstergesi. Yeni yıldızımız olan programatik reklamcılık ve satın alma, aslında manuel satın alma ile aynı amaca hizmet ediyor. Burada fark yaratan faktör ise satın alma faaliyetinin bir yazılım aracılığıyla, otomatik olarak gerçekleştirilmesi, yerleştirilmesi ve optimize edilmesi. Hedeflerinizi tanımlamanız ile başlayan süreç, sizi, hedefleriniz için en doğru kaynağı bulmaya ve kampanyanızı optimize etmeye doğru yönlendiriyor. Aynı zamanda pazarlama faaliyetlerinin yorucu ve sıkıcı taraflarından kurtularak, daha kreatif reklamlar yaratmak için kendinize zaman yaratmanızı sağlıyor. Programatik reklamcılık ile ilgili daha detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
  • Performansa Bağlı Fiyatlandırma: Kampanyanızın maliyeti, kitlenizin kampanyanızla girdiği etkileşim sonucunda ortaya çıkar. Kampanyanızı hazırlarken belirlediğiniz fiyatlandırma kriterinin verimli olup olmadığını, amacınıza hizmet edip etmediğini anlayabilirsiniz.
    • Cost Per Mille (Bin Gösterim Başına Maliyet – CPM): Reklamınızın ulaştığı her bin gösterim için oluşan maliyet türüdür. Dijital reklamcılık sektörünün ilk belirlenmiş ve en standart fiyatlandırma yöntemidir. Zaman içinde ihtiyaçlar geliştikçe bu yöntem de evrilmiş, farklı şekiller almıştır. CPM’in yarattığı dezavantaj, tıklama başına değil, reklamınızın yayınlanması durumunda fiyatlanmasıdır yani kitlenizi harekete geçirme gücünüz CPC’ye göre daha düşüktür. Burada önemli olan yayınladığınız reklamınızın hedefidir eğer marka bilinirliği için bir kampanya hazırladıysanız tercih edilmesi gereken bir yöntemdir.
    • DynamicCost Per Mille (Dinamik Bin Gösterim Maliyeti – dCPM): Programatik reklamcılıkta kullanılır. Temel anlamda işleyiş mantığı CPM ile aynıdır. Fakat teklif miktarı sabit değildir. Genel harcamayı optimize etmek için gerçek zamanlı teklif verme (RTB) kullanılır. Örn. 1 TL’lik sabit CPM’de “ben bin gösterime 1 TL vereceğim” derken, dCPM’de ise “bin gösterime en fazla 1 TL veririm” diye bir kural belirlersiniz. Bu durumda diğer reklamverenlerle online açık artırmaya girersiniz; reklam alanı için verilen en yüksek fiyat 1 TL’nin altındaysa boşuna 1 TL’nin tamamını ödememiş olursunuz.  CPM’e göre yarattığı en büyük avantaj, reklamlarınızın değer atamasını yaparak değerli olan reklamınızı öne çıkarmasıdır. Bu sayede kampanyanız için daha verimli sonuçlar alabilirsiniz.
    • Viewable Cost Per Mille (Görünür Bin Gösterim Maliyeti – vCPM): CPM’den farklı olarak; yayınlanmış değil, IAB standartları çerçevesinde kullanıcının aktif ekranına çıkmış her bin gösterimin maliyetidir. Bu yöntemi kullanırsanız gösterimlerinizin kullanıcının karşısına çıktığına emin olursunuz.
    • Cost Per View (İzleme Başı Maliyet – CPV): Video içerikli platformlarda, kullanıcıların video reklamlarınızı izlemeye başlaması sonucunda oluşan maliyettir.
    • Cost Per Click (Tıklama Başına Maliyet – CPC): Yayınladığınız bir reklamın, tıklanması sonucunda kampanyanıza yansıyan maliyettir. Bir ürününüzü/hizmetinizi tanıtmak ve kullanıcıları sitenize çekmek gibi bir amaç ile reklam yayınladıysanız, tercih edilebilecek bir yöntemdir.
    • Cost Per Acquisition (Satın Alma Başı Maliyet – CPA): Verdiğiniz reklam üzerinden gerçekleşen satın almalar sonucunda ortaya çıkan maliyettir. Gerçekleştirdiğiniz satış miktarına bağlı olarak maliyetleriniz artar ve belirli bir reklam maliyeti söz konusu değildir. Gerçekleştirdiğiniz her satış için reklam alanlarını kullandığınız yayıncılara komisyon ödenir.
    • Cost Per Lead (Üyelik Başına Maliyet – CPL): Müşteriniz olma potansiyeli yüksek olan kitle için uygulanan modeldir. Reklamınız aracılığıyla etkileşime geçtiğiniz kitlenin sitenizde/uygulamanızda iletişim bilgilerinin alınması amaçlanır. Bu modelle daha nitelikli ve satın alma motivasyonu daha yüksek olan kitlenize ulaşabilirsiniz.

Reklam Kampanyasının Yolculuğu

Bir reklam kampanyası oluşturmak oldukça zahmetli ve emek isteyen bir yolculuktur. Özellikle dijital reklamcılığın güçlenmesi ve bunun sonucunda ortaya çıkan rekabet artışı bu süreci daha değerli ve önemli kılmaktadır. Geleneksel medyanın maliyetli olması, küçük markaların, reklam faaliyetlerinde daha seçici ve pasif bir strateji izlemesine neden olurken, bugün dijitalleşeme ile birlikte hemen hemen bütün markalar online platformlarda aktif bir şekilde reklam faaliyeti yürütüyor. Peki bir reklam kampanyası nasıl ortaya çıkar? Bu kadar yoğun rekabette bir marka hangi metodoloji ile hareket ederse başarılı olabilir? Bir reklam kampanyasının oluşmasında yer alan tarafların yapması gerekenleri sizin için derledik.

Reklamveren Tarafı

  • Ürün Stratejisinin Belirlenmesi; Reklam faaliyeti konusu olan ürünün pazarda nasıl konumlanacağını belirleyin. Bu süreç içerisinde; pazarı ve rakip markaları analiz edin. Ayrıca ürününüzün fiyatlandırma politikasını ve hedef kitleniz ile ürününüz arasında kurmak istediğiniz iletişimi ve bağı belirgin bir şekilde ortaya koyun.
  • Kampanya Amacının Belirlenmesi; Bir reklam kampanyasının amacı satış olmak zorunda değildir. Birçok nedenle reklam kampanyası oluşturulabilir. Marka bilinirliği ve farkındalığı yaratmak, üyelik toplamak gibi nedenler de temel amaç olabilir. Farklı amaçlar ile yapılan reklamlar nihai hedefiniz olan satışa uzun vadeli birer yatırımdır. Bu yüzden amacınızı belirgin bir şekilde ortaya koyun ve bu amaçları gerçekleştirmek için adımlar atın.
  • Hedef Kitlenin Belirlenmesi; Her ürün ve ürün için yaptığınız reklam kampanyası ile herkese ulaşmanız çok zordur. Ürününüz için doğru hedef kitleyi belirleyerek, kampanyanızı bu hedef kitle üzerinde yoğunlaştırın. Bu sayede maliyetleriniz azalacak ve kampanyanızın verimi artacaktır.

Kullanılabilecek Teknolojiler; DMP, Pazar AraştırmaRaporları, Ad server Raporları

  • Kampanya Döneminin Belirlenmesi; Kampanyanız için belirgin bir tarih aralığı belirleyin çünkü hiçbir reklam kampanyasına olan ilgi sonsuza kadar devam etmez. Buradan çıkartılacak sonuç, kesinlikle, uzun vadeli kampanyaların başarısız olacağı olmamalı. Markanız ve ürününüz için en optimum süreyi belirleyerek bir kampanya oluşturun. Bu sayede kampanya başarınızı ölçebilir ve bir sonraki kampanyalarınız için kendinize yeni fırsatlar ve zaman yaratabilirsiniz.
  • Bütçe Belirlenmesi; Yaptığınız her kampanyanın markanız için bir yatırım olduğunu unutmayın. Bu yüzden bir reklam kampanyası oluştururken bütçenizi belirgin bir şekilde ortaya koyun. Yaptığınız harcama sonucunda ulaşmak istediğiniz noktaya varamıyorsanız, bu kampanyanızda bir şeylerin yanlış gittiğini gösterir.Bütçenizi net bir şekilde ortaya koyarak ve doğru bir dağıtım yaparak bunun önüne geçebilirsiniz.
  • Kampanya KPI Seçimi; Kampanyanız ile ne elde etmek istediğinizi belirleyin. Bir kampanyanın birden fazla hedefi olabilir. Gerçekleştirdiğiniz veya gerçekleştiremediğiniz ara hedefler size kampanya süreci boyunca yol gösterecektir.  Kampanya süreci içerisinde hedeflerinizi doğru zaman aralıklarına yerleştirerek, kampanya sürecini takip edebilir ve doğru aksiyonları alabilirsiniz.

*Bir reklam kampanyası için reklamveren tarafında yapılması gerekenler bunlarıdır (Retargeting hariç). Bu aşamalar tamamlandıktan sonra reklam ajanslarının görevi başlar ve bu kriterler doğrultusunda bir kampanya oluşturulur.

Ajan Tarafı

  • Kreatif Ajans
    • Kampanya Mesajının Belirlenmesi: Kampanyanın, hedef kitlenin karşısına hangi mesajla çıkacağı belirlenir. Akılda kalıcı bir kampanya oluşturmak için oldukça önemli bir adımdır. Mesaj, markanın kimliğine ve kampanyanın amacına uygun bir şekilde belirlenmelidir.
    • Kreatif Üretimi: Kampanyanın, hedef kitlenin karşısına nasıl çıkacağının belirlendiği adımdır. Büyük bir önem arz eden bu adam reklamını kendisi olacak ve hedef kitlenin karşısına çıkacaktır. Başarılı bir kreatif oluşturarak kullanıcıların, kampanyaya ve markaya olan ilgisi arttırılmalıdır.
    • Reklamverenlere Onaylatılması: Mesaj ve kreatif belirlendikten sonra markaya brief verilir. Seçilen mesajın ve kreatiflerin markaya ve kampanyaya katacaklarından bahsedilerek seçilme nedenleri net bir şekilde ortaya koyulur ve markanın onayı beklenir.
    • Revizyon: Markanın, mesaj ve kreatif ile ilgili beğenmediği veya farklı beklentilerinin olduğu noktalar varsa bunları tespit ederek ajansa iletir ve değiştirilmesini talep eder.
    • Mecralara ve Boyutlara Göre Özel Kreatiflerin Uyarlanması: Görsellerin başarılı bir şekilde görüntülenebilmesi için her mecranın belirlediği bazı standart boyutlar vardır. Markanın onayladığı kreatifler, bu boyutlara göre düzenlenir ve gösterime hazır hale getirilir.
  • Bütün bu süreçte Ad server kreatif üretim toolundan faydalanabilirsiniz.
  • Medya Planlama Ajansı/ SEM Ajansı/ Sosyal Medya Ajansı
    • KPI’ların Öngörüsü ve Bütçenin Kanallar Arasında Dağıtılması:  Marka tarafından belirlenen KPI’lar için bir öngörüde bulunularak, bu KPI’lara ulaşılabilme derecesi belirlenir. Bu doğrultuda bütçe doğru bir şekilde dağıtılarak hedeflere ulaşılması amaçlanır.
    • Mecra Planlaması: KPI’lara ve hedef kitleye ulaşmak için en doğru mecralar tespit edilir ve belirlenir. Bu mecralar için yapılacaklar ve atılması gereken adımlar ortaya koyulur.
    • Arama Motoru Reklamcılığı ve Anahtar Kelime Planlaması: Ürün ve marka için arama motorlarında yapılan aramalar ve yapılması potansiyel olan aramalar belirlenir. Bu aşamada tespit edilen kelimeler, ürünün ve markanın reklamlarının arama motoru sonuçlarında gösterilmesini sağlar. Bu kelimeleri belirlerken kullanıcılar gibi düşünmek oldukça önemlidir. Kullanıcıların; yazım hataları, soru sorma şekli, ne elde etmek istediklerini anlamak, yorumlamak ve tahminde bulunmak gösterilebilirliğinizi arttıracaktır.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; Search Engine Advertising
    • Sosyal Medya Planlaması: Reklam kampanyasının, hangi sosyal medya platformlarından gösterileceğinin, hangisinde daha yoğun bir kampanya yönetiminin gerçekleştirileceğinin belirlendiği adımdır. Kullanım yaygınlığının gün geçtikçe arttığı sosyal medya platformları arsında tercih yapılırken; platformun genel kullanım amacı, bu amaç ile kampanya amacının ve hedef kitlenin uyumu, belirlenen kreatifler ile tercih edilen platformda yakalanabilecek başarı tespit edilmelidir.
    • İletişim Kanalları Tercihleri: Kampanyayı ve markayı yansıtan en iyi iletişim kanalı tercih edilir. Kanal tercihi, kampanya ile potansiyel müşterilerin direkt olarak iletişime geçeceği kaynak olacağı için oldukça önemlidir. Doğru tercih belirli bir standarta bağlı değildir. Bu bazen bir video reklam olabilirken, bazen başarılı bir banner, bazen de doğru kurgulanmış ve potansiyel müşterilere değer katan bir native reklam olabilir. Doğru tercihi yapmak için amaç doğru bir şekilde belirlenmeli ve hedef kitle çok iyi tanınmalıdır.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; Ad server attribution raporları
    • Hedef Kitleye Ulaşma Yöntemi ve Destekleyici Senaryo Belirlenmesi: Bir reklam kampanyasının ana hedeflerinden biri hedef kitleye ulaşmak ve belirlenen amaç doğrultusunda hedef kitleyi reklam kampanyası ve marka ile etkileşime geçirmektir. Bu süreçte hedef kitlenin nerede olduğunu tespit etmek ve belirlemek, hedef kitle ile benzer olan kişileri ortaya koymak oldukça önemlidir. Doğru bir araştırma ve analiz ile bunu yapmak kampanyaya değer katacaktır. Bununla birlikte hedef kitle için oluşturulan farklı senaryolar ile birçok farklı kanaldan etkileşim amaçlanır.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; DSP, DMP, Ad Server, Native Advertising, Affiliate
    • Platformlara Kampanya Kurulumu: Bütün platformların, birbirinden farklı, reklam kampanyası yönetim araçları vardır. Tercih edilen platformlarda amaçlar, hedefler ve hedef kitle göz önüne alınarak kampanya kurulumu gerçekleştirilir.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; DSP, DMP, Ad Server,Native Advertising, Affiliate
    • Kreatiflerin Yüklenmesi: Tercih edilen platforma kreatifler yüklenerek, platform içerisinde görüntülenme kalitesi test edilir ve yayınlanmaya hazır hale getirilir.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; DSP, DMP, Ad Server,Native Advertising, Affiliate
    • Bütçenin Girilmesi; Kampanyanın yayınlanacağı platformlar için belirlenen bütçeler, platformlara girilerek, platformun kampanya için harcayabileceği para belirtilir.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; DSP, DMP, Ad Server,Native Advertising, Affiliate
    • Marka Güvenliği, Viewability, Verification; Kampanya süresi boyunca oluşabilecek sorunlar ve kampanyaya yönelik gerçekleşebilecek saldıra karşı tedbirler alınır. Kampanyanın gerçekten görünür olup olmadığı ve belirlenen platformlarda doğru alanlarda yer alıp almadığı tespit edilir.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; Marka güvenliği, Viewability, Verificatin toolları
    • Medya Satın Alma; Özellikle programatik çözümlerin artmasıyla birlikte oldukça tercih edilen bir yöntem olmaya başlayan medya satın almada; web sitelerini, uygulamaları, blogları, vb. alanları reklamverenler için açan yayıncılar ile anlaşma sağlanarak reklamların bu alanlarda gösterilmesi sağlanır.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; DSP, Native Advertising, Affiliate
    • Retargeting için Data Toplanması; Ürününüze ve markanıza ilgi gösteren biri ile tekrar bir etkileşim kurmak istiyorsanız retargeting’e başvurun. Bu işlemi gerçekleştirebilmek için kullanıcı çerezlerine ve bu çerezleri anlamlandırabilecek bir altyapıya ihtiyacınız vardır. Sitenizi buna göre dizayn edin.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; DSP, DMP, Ad server
    • Yayının Başlatılması; Bütün bu aşamalardan geçen reklam kampanyası artık yayınlanmaya hazırdır fakat kampanya süreci tabi ki bunula sonlanmaz. Kampanya yayınlandıktan sonra takip ve analiz edilerek; KPI’ların gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği, kampanyanın sürecinin hangi aşamada olduğu ve kampanyanın amacını gerçekleştirmeye ne kadar yakın olduğu tespit edilir.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; DSP, Ad Server, Native Advertising, Affiliate
    • Yayın Takibi ve Mecra Optimizasyonu; Kampanyanın yayının süreci başladıktan sonra, KPI’lar ve marka güvenliğini sağlamak adına belirlenen verification kriterlerine bağlı kalarak, yayınlar mecralarda takip edilir ve oluşabilecek sorunlara karşı tedbirler alınır. Bir kampanya sürecinde her şey istenildiği gibi gitmeyebilir burada önemli olan sorunları önceden öngörebilmek ve kampanyayı hazırlarken, oluşabilecek sorunlara karşı hazırlıklı olmaktır.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; DSP, Ad Server, Native Advertising, Affiliate
    • Raporlama; Bütün bu verilen emeğin, sonuçlarının görüldüğü aşamadır. Hedeflere ve amaca ulaşılıp ulaşılmadığı, hedef kitleyi yakalama başarısı, kanallar arasında hangisinin daha başarılı sonuçlar verdiği ve daha birçok sonuç bu aşamada saptanır. Alınan sonuçları doğru bir şekilde analiz etmek, yorumlamak ve anlamak gerekir. Bu sayede oluşturulacak bir sonraki kampanyada doğru çözümler üretilebilir ve doğru adımlar atılabilir. Her kampanya bir önceki kampanyanın referans noktasıdır.
  • Kullanılabilecek Teknolojiler; DSP, Ad Server, Native Advertising, Affiliate

Yayıncı Tarafı

Bir reklam kampanyasının yayın alanı tarafını yöneten yayıncılar, kampanya hazırlama sürecinde aktif bir şekilde yer almasa da kampanya için kritik bir rol üstlenir. Bundaki en büyük etken ise hedef kitlenin kampanya ile buluşma alanlarının yayıncı alanları olmasıdır. Doğru bir yayın alanı seçilmesi ve yayıncıların kampanya hakkında yapacağı yorumlar ile kampanyaya değer katması, süreci yönetimde markaya artı bir değer katar.  Aynı zamanda siteyi ziyaret eden kullanıcıların datalarını toplayarak, markalar için sitenin bir personasını çıkartır ve hedef kitleleri için uygun olup olmadığını ortaya koyar.

Hedefleme

  • Nedir? – Doğru ürünün, doğru kitleyle, doğru zamanda buluşturulmasıdır. Dijital pazarlama faaliyetlerinin markalar için yarattığı en büyük avantajdır çünkü nereye ve nasıl gideceğini bilen bir mesaj her zaman verimliliğinizi arttırır.
  • Neden önemlidir?Marka olarak müşterilerinize birden fazla ürün/hizmet sunuyor olabilirsiniz. Hedefleme sayesinde ürününüzü/hizmetinizi doğru müşteri segmenti ile buluşturabilirsiniz. Bununla birlikte kişiselleştirilmiş reklam faaliyetleri yürüterek hedefinizi daha az bir maliyetle daha kısa bir sürede gerçekleştirebilirsiniz. Ayrıca doğru segmentasyon ile markanızın pazarlama dışındaki faaliyetlerine de değer katabilirsiniz.
  • Hedefleme Türleri:

İçerik Hedeflemesi: Sitenizin içeriğinin ve anahtar kelimelerinizin analiz edilerek, sitenize benzer görüntülü reklam ağlarında reklamlarınızın gösterilmesidir. Örneğin; spor ayakkabı satan bir markasınız, içerik hedeflemesi ile spor ile ilgili sitelerde, uygulamalarda bloglarda, video içeriklerde reklamınızı gösterebilirsiniz. Bu tarz siteleri ve içerikleri takip eden kullanıcılara ulaşabilirsiniz.

Coğrafi Hedefleme: Reklamınızı belirli coğrafi konumlardaki kullanıcılara göstermenizi sağlar. Sektörünüze ve markanızın büyüklüğüne göre detaylandırıp direkt olarak sonuca gitmenize yardımcı olur. Amacınıza uygun olarak bir ülkeyi, bir şehri, bir mahalleyi veya sadece bir sokağı bile hedefleyebilirsiniz. Üstelik, sadece o anda istediğiniz konumda olan kullanıcıları hedeflemeye ek olarak, önceden belirlediğiniz zaman diliminde oradan geçmiş kullanıcıları her yerde ve her cihazda hedefleyebilirsiniz.

Demografik Hedefleme: Kitlenizin; yaş, cinsiyet, ebeveynlik durumu, konuştuğu dil, yaptığı iş vb. birçok özelliğini belirleyerek kampanyanızı yönetmenizi sağlar. Temel anlamda bu hedefleme modeli ile kendinize bir müşteri profili oluşturmuş olursunuz. Üzerinde çalışması ve doğru kararların verilmesi gerekir. Kampanyanızın hedefleri doğrultusunda en doğru profili oluşturmalısınız.

Davranış Hedeflemesi: Kullanıcıların, online mecralar üzerindeki davranışlarını analiz ederek, talep edebilecekleri ürünü/hizmeti karşılarına çıkarmanızı sağlayan hedefleme türüdür. Örneğin; kitap satan bir e-ticaret sitesisiniz, reklamlarınızı, kitaplar ile ilgili bloglara ve web sitelerine ilgi gösteren kişilere yönlendirirseniz, bu ziyaretçilerden dönüşüm elde edebilirsiniz.

Yeniden Hedefleme (Retargeting): Sitenizi ziyaret eden ve ürününüze/hizmetinize ilgi gösteren bir kullanıcının, aynı veya benzer bir ürünün/hizmetin, farklı platformlarda karşısına çıkmasını sağlar. Potansiyel müşteriniz olacak, kitleniz için kullanılması gereken bir modeldir.

İlgi Alanı Hedeflemesi: Kitlenizi ilgi alanlarına göre hedeflemenizi sağlar. Bu sayede kitlenizin talep edebileceği diğer ürünlerinizi/hizmetlerinizi, tahmin ve analiz edebilirsiniz. Benzer ürünler/hizmetler ile karşılarına çıkarak ihtiyaçları ve istekleri doğrultusunda kullanıcılarda heyecan yaratabilirsiniz.

Cihaz Hedefleme: Cihaz hedeflemesi ile kullanıcılarınızın ve ziyaretçilerinizin, online erişim sağladıkları cihaz türlerini hedefleyebilir ve bu cihazlara özel reklam kampanyaları hazırlayabilirsiniz. Mobil bir cihazla erişim sağladılarsa; mobile uygun reklam tasarımları, PC ile erişim sağladılarsa; PC’ye uygun bir reklam tasarımı ile karşılarına çıkarak, potansiyel müşterilerinize kusursuz bir reklam deneyimi yaşatabilirsiniz.

Benzer Hedef Kitle: Seçtiğiniz hedef kitleyle benzer online davranışları gerçekleştiren kullanıcıları bulmanızı ve hedef kitlenizi genişletmenizi sağlar. Bunun için çeşitli reklam teknolojileri kullanılmaktadır.

KVKK (Kişisel Verilerin Korunması Kanunu)

KVKK (Kişisel Verilerin Korunması Kanunu)

İnsanların, hızla büyüyen ve gelişen dijital dünyaya adapte olması, bu dünyada yaşanan gelişmelere bağlı olarak hızlanıyor. Özellikle sosyal medyaya karşı olan ilgi ve bu platformlarda geçirilen süreler, platformların elde ettikleri güç, bu sürecin en büyük göstergelerinden biri. Bununla birlikte platformlara karşı olan yoğun ilgiye ve talebe rağmen hala ücretsiz ve hızlı bir şekilde platformlara üye olunabiliyor ve faydalanabiliyor. Hatta her platform kullanıcılarına daha iyi hizmet vermeye ve en iyi kullanıcı deneyimini yaşatmaya çalışıyor. Peki bu platformlar nasıl gelir elde ediyor?

Yaşanan gelişmelerin ve değişimin ışığında ortaya çıkan bir düşünce, son dönemde çok daha sık dile getirilmeye başlandı. ‘’Eğer bir ürüne para ödemiyorsanız ürün sizsiniz.’’ İşte bu düşünce, aslında şu an yaşanılan dünyanın bir özeti. Peki insanların bir ürüne dönüşmeye başladığının bir marka olarak ne kadar farkındasınız?

Bugün kişisel bilgiler, davranışlar, düşünceler, alışkanlıklar markanız için birer değer olamaya başlamış durumda. Bunların toplanması, analiz edilmesi ve yorumlanması, faaliyet gösterdiğiniz alanda size yeni fırsatlar yaratıyor. Siz bu fırsatları yaratırken ve bunlardan gelir elde ederken, müşterileriniz bu durumdan ne kadar haberdar? Birer ürün haline geldiklerini öğrenseler sizce bundan rahatsızlık duymazlar mı?

İşte KVKK tam da bu durumun yarattığı rahatsızlık düşüncesi ile ortaya çıkan bir ihtiyaç. Dijital dünyada gerçekleştirilen eylemlerin şirketler tarafından kullanılması ve kullanım şekline dair sınırlamalar getiren, kişilik haklarını korumayı amaçlayan kanun 7 Nisan 2016 yılında ülkemizde yürürlüğe girdi. Benzer örnekleri farklı ülkelerde de olan kanun 2018 yılında Avrupa Birliği üyesi ülkelerin yayınladığı GDPR ile en kapsamlı ve en başarılı halini aldı. Bugün birçok uluslararası firma, veri koruma ve saklama konusunda GDPR ile uyumlu olacak şekilde çalışmak zorundadır.

  • KVKK ile Veri Korumanın 5 Temel Kuralı
    • Hukuka ve Dürüstlük Kurallarına Uygun Olma İlkesi: Belirtilen ilkelere ve kurallara bağlı olarak verinin işlenmesi ve kullanılmasını esas alır.
    • Doğru ve Gerektiğinde Güncel Olma İlkesi: Verilerin doğruluğunun ve güncelliğini korumasını esas alır. Kişiler isterlerse saklı tutulan verilerinin bir kısmının güncellenmesini talep edebilir.
    • Belirli, Açık ve Meşru Amaçlar İçin İşlenme İlkesi: Hangi amaçla verilerin işleneceği kişi tarafından açık bir şekilde anlaşabilir olmalıdır.
    • İşlendikleri Amaçla Bağlantılı, Sınırlı ve Ölçülü Olma İlkesi: İşlenen verinin belirlenen amaca hizmet etmesi ve bu amaç için elverişli olmasını, işe yaramayacak verilerin işlenmesinden kaçınılması gerektiğini esas alır.
    • İlgili Mevzuatta Öngörülen veya İşlendikleri Amaç İçin Gerekli Olan Süre Kadar Muhafaza Edilme İlkesi: Amaç için gerekli olan süre kadar verinin işlenmesini ve saklanmasını esas alır.

Dikkat!

Web siteniz/uygulamanız için veri topluyorsanız; verileri, nasıl ve hangi amaçla topladığınızı, veri sahiplerinin istedikleri taktirde kişisel verilerine nasıl erişebileceğini anlatan bir açıklama metninizin olması gerekir. Bununla birlikte, kullanıcıların kişisel verilerin korunması hakkında sorular sorabileceği ve irtibat kurabileceği, birinin veya bir birimin olması markanızın güvenilirliğini arttıracaktır. Böyle bir yapı ve faaliyet alanı için web sitenizde/uygulamanızda, kullanıcıların, size ulaşabilecekleri (e-mail, WhatsApp gibi) bilgileri paylaşın.

Web siteniz/uygulamanız için kullanıcı çerezlerini topluyorsanız, çerez toplama politikanız hakkında bir bilgilendirme yazınız olsun ve bunu kullanıcılar ile açık bir şekilde paylaşın.

Kurduğunuz/kuracağınız iş ortaklıklarında, ortaklık kurduğunuz firmaların kişisel veri toplama politikalarını öğrenin ve bu sürecin yönetimi için hukuki danışmanlık alın.

GDPR (General Data Protection Regulation) – Avrupa Birliği Genel Verilerin Korunması Yasası

Avrupa Birliği tarafından 25 Mayıs 2018 yılında yürürlüğe koyulan veri koruma kanunudur. Kanunun amacı; kişilerin veri haklarını korumak ve kendi verilerinin kontrolünü sağlayabilmesini sağlamaktır. Bugünün dünyasında online platformlar üzerinde yaşadığımız hayatları ve geçirdiğimiz vakti göz önüne alırsak bu kanun bir ihtiyaç ve zorunluluk hissiyle ortaya çıkmıştır. Şu ana kadar oluşturulan en kapsamlı ve en başarılı kanun olan GDPR sadece Avrupa Birliği üyesi ülkelerin markalarının değil, üye ülkelerde faaliyet gerçekleştiren her markanın uyması gereken bir kanundur. Yapacağınız reklam faaliyeti ile Almanya, İspanya, Belçika gibi Avrupa Birliği üyesi ülkeleri hedeflemeyi düşünüyorsanız ve kullanıcı verilerine ihtiyaç duyuyorsanız, GDPR kurallarına uymak ve bu kurallara göre hareket etmek zorundasınız.

Dijital Açık Hava Reklamları

Milyonlarca insan her gün farklı amaçlar ile dışarıda vakit geçirirken, markaların amaçlarından biri kitlelerini sokaklarda, caddelerde, meydanlarda da yakalamak.

Tarihin ilk basılı reklamı 1480 yılında rahipler için yazıklan bir kitabın, kilise duvarına asılarak tanıtılması olarak kabul edilir. Görüldüğü üzere açık hava reklamları çok büyük bir geçmişe sahip.

Gelişen teknoloji ile birlikte billboardlar; afiş, poster gibi görsel iletişimlerin ötesine geçti. Bugün birçok insanın sokaklarda, caddelerde, meydanlarda, metrolarda, otobüs duraklarında yanından geçtiği dijital ekranlar, markaların deneyim yaşatma alanına dönüşmüş durumda. Dijital ile billboardların buluşması, yaratıcı içeriklerinizle binlerce insanla eş zamanlı bir iletişim kurmanıza fırsat sağlıyor. Bunun yaratacağı etkiyi ve fırsatları fark eden birçok marka çoktan bu alanda yatırımlar yapmaya ve kreatif çözümler üretmeye başladı. Açık hava reklamlarında gerçekleşen bu dijital devrim, programatik reklamcılık için de büyük bir fırsat yarattı. Anlık reklam verme stratejisi temeline dayanan programatik reklamcılık ile billboardlarda hava durumu, konum, demografi, gündem gibi çok farklı hedeflemelerle, markanız için en doğru zamanda ve yerde reklam verebilirsiniz. Markanız için doğru stratejiyi ve kreatifi belirleyerek, binlerce insanın ilgisini eşzamanlı olarak üzerinize çekmek istiyorsanız, dijital ve programatik ile güçlenen açık hava reklamları markanıza değer katacaktır.

Akıllı TV Reklamları

  • Nedir? – Teknolojik gelişmeler ve ilerleme sadece bilgisayar ekranlarında gerçekleşmiyor. TV ekranları da büyük bir hızla gelişmeye devam ediyor. Eskiden çalışması için tepesine vurulan kutular, bugün duvarlara asılır hale geldi. Bununla birlikte kullanım şekli de değişmeye başladı. Artık TV’ler de online! Bu da dijital reklamcılık için yeni fırsatların doğmasına olanak sağladı. Akıllı TV’ler sayesinde sadece hedef kitlenize reklam gösterip onları kumandaları veya diğer cihazları üzerinden anlık etkileşime geçmeye teşvik edebilirsiniz.
  • Neden önemlidir? – TV izleyicilerinin, dikkatlerinin kolayca dağılabildiği reklam kuşaklarını çekici kılmak oldukça zor bir iş. Reklam zamanı; tüketiciler için farklı bir programa, diziye göz gezdirmenin, zap yapmanın bir fırsatı olarak görülüyor. Peki izleyicileri, programların, dizilerin, TV kanallarının ana gelir kapısı olan reklamlarla nasıl buluşturmanız gerekiyor? Programatik reklam teknolojisi, TV reklamlarında da yerini almaya başladı. İzleyicilerin dijital ayak izini takip ederek konum, demografi, zaman gibi analizleri gerçekleştiriyor ve reklamlarınızı hedef kitlenizle otomatik olarak buluşturuyor. Bu sayede, prime time için harcadığınız büyük bütçeler, yerini, doğru zamanda, hedefe giden ve anında etkileşim alabileceğiniz reklam yatırımlarına bırakıyor. Ayrıca, sunduğu veri toplama, anket ve oylama yapma olasılıkları da reklam etkinliği ölçümleme konusunda yeni boyutlar ortaya çıkartıyor.  Ürününüze/hizmetinize gerçekten ilgi gösteren kitleye program içerisinde reklam gösterme fırsatı sunan programatik reklamcılık, yayın yapılan her saniyeyi sizin için bir fırsata dönüştürüyor. İlgi çekici kreatiflerinizle programatik reklam teknolojisinin gücünü TV ile birleştirme fırsatını kaçırmayın!
  • Programatik TV Reklam Türleri:
    • Bant Reklamlar: Yayın esnasında altta veya L şeklinde çıkan yazılı/görsel reklamlardır. TV kumandasıyla etkileşime geçilerek kullanıcı marka sayfasına yönlendirilebilir veya doğrudan TV ekranında dönüşüm yaratması sağlanabilir.
    • Video Reklamlar: TV reklam kuşağına entegre olarak sadece hedeflenen izleyicilere gösterilen video reklamlardır. Bu çok yeni ve gelişmekte olan bir teknolojidir. Önümüzdeki dönemde ülkemizde yaygınlaşması beklenmektedir.

Programatik Reklamcılık

Programatik Reklamcılık Ne Demek?

En kısa tanımı ile; Yapay Zeka ve makine öğreniminin, insan görüşmeleri ve önceden belirlenmiş fiyatlar yerine gerçek zamanlı olarak reklam satın almaları için kullanılması.

Programatik reklamcılık, otomatik bir teklif verme sistemi aracılığıyla gerçek zamanlı olarak reklam envanterinin satın alınmasını ve satılmasını otomatikleştirme sürecidir.

Markaların veya ajansların, gelişmiş bir ekosistem aracılığıyla yayıncı sitelerinde veya uygulamalarında milisaniyeler içinde reklam gösterimleri satın almasına olanak tanır. Bu makale, programatik reklamcılığın temellerinin, nasıl çalıştığını, programatik medya satın alma türlerini, programatik reklam kanallarını ve avantajlarını kapsar.

Hem yayıncılar hem de reklam verenler kendilerini reklam alanının yönetimi ile mücadele ederken bulabilirler. Reklamların satışı ve satın alınması için manuel olarak pazarlık yapmak zaman alan bir süreçtir, ancak programatik reklamcılık daha akıllı ve daha hızlı bir alternatif sunar. Programatik reklamcılık, dijital pazarlama alanı satın alma ve satma sürecini otomatikleştirir ve herkes için zamandan tasarruf etmek için popüler bir çözümdür. ABD’de, dijital görüntülü reklamcılık harcamalarının üçte ikisinden fazlası programatiktir. 2022 yılına kadar reklam sürecinin% 80’inin programatik olması bekleniyor.

Kısaca söylemek gerekirse programatik reklamcılık, doğrudan yayıncılardan satın almak yerine dijital kampanyaları otomatik olarak satın alıp optimize etmenin bir yoludur. İnsan görüşmelerini makine öğrenimi ve yapay zeka optimizasyonuyla değiştirmek için tasarlanmıştır. Amaç, hem reklamveren hem de yayıncı açısından verimliliği ve şeffaflığı artırmaktır. Bu, bir ziyaretçinin bir web sitesini yüklemesiyle aynı anda reklamların satın alındığı gerçek zamanlı açık artırmalar yoluyla yapılır. Programatik ve nasıl çalıştığı hakkında biraz daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız bu makale tam size göre!

Programatiği kimler kullanır?

Programatik reklamcılık, görüntülü reklam, mobil, video ve sosyal dahil olmak üzere çok çeşitli dijital kanallarda mevcuttur. Geleneksel çevrimdışı kanallar da dijitalleşme yolunda ilerliyor. Ev dışı out-of-home kanalların otobüs duraklarında, alışveriş merkezlerinde ve reklam panolarında dijital ekranlar aracılığıyla programlı bir şekilde reklam verdiğini görmeye başlıyoruz. Önceden programatik, daha büyük bütçeler ve medya ajansları için ayrılmıştı, ancak self servis araçların (DSP Platformlarının) hızlı yükselişi, daha küçük markaların teknolojiye erişimini artırıyor ve onlara pahalı aracılardan geçmeden daha büyük markalarla rekabet etme yeteneği sunuyor.

Real-Time Bidding (RTB)?

RTB, gerçek zamanlı açık artırmalar yoluyla reklam satın almanın ve satmanın bir yoludur, yani işlemlerin bir web sayfasını yüklemek için gereken sürede yapılır; yaklaşık 100 ms.

Şöyle çalışır: Bir ziyaretçi bir web sitesine girdiğinde, ziyaretçi verileriyle birlikte web sitesindeki bilgilerle bir reklam alışverişine bir istek gönderilir. Bu bilgiler daha sonra mevcut reklam verenlerle eşleştirilir ve kriterleri karşılayan reklam verenler arasında gerçek zamanlı bir açık artırma gerçekleştirilir. Örneğin, elektrikli mutfak aletleri satan bir web sitesini ziyaret ettiğinizi, ancak bir ürün satın almadığınızı varsayalım. Daha sonra en sevdiğiniz haber sitesini ziyaret edersiniz ve aniden her yerde kahve makinesi ile ilgili reklamlar görürsünüz! Bu reklamlar, Gerçek Zamanlı Teklif Verme yardımı ile önünüze yerleştirilir. Elektrikli ev aletleri satan şirket basitçe şunu belirtti: “Reklamlarımı bu web sitelerinde göstermek istiyorum – ancak yalnızca sitemi daha önce ziyaret etmiş ve satın alma işlemi yapmamış ziyaretçilere.

” Web sitesini yüklemeniz gereken süre boyunca, sayfasını ziyaret ettiğiniz elektrikli ev aletleri markası ile size reklam göstermekle de ilgilenen herkes arasında bir açık artırma yapılır. Kazanan teklif veren, reklamını size yayıncının web sitesinde gösterir.

Geçmişte, reklam verenler hedef kitleleriyle eşleştiğine inandıkları web sitelerine reklamlar yerleştirirdi – bu nedenle motosiklet kaskları satan bir şirket, motosikletlerle ilgili blogları seçip bu sitelerdeki yerleşimleri manuel olarak satın alabilirdi. Daha sonra, banner reklamları, alakalı müşteriler olup olmadıklarına bakılmaksızın, o web sitesinin tüm ziyaretçilerine gösterilecektir.

Gerçek Zamanlı Teklif Verme, daha iyi ve daha hızlı hedeflemeye olanak tanıyarak reklamların her durum için ayrı ayrı alınıp satılmasını sağlar, yani yalnızca hedef kitlenizdeki ziyaretçiler reklama maruz kalır.

Tüm programatik satın alma işlemleri (RTB) Gerçek Zamanlı Teklif Verme’yi kullanmaz ancak çoğu öyledir.

Programatik, reklam satın almayı otomatikleştirmenin bir yoludur ve RTB bunu yapmanın bir yoludur. Programatik satın almanın kabaca % 90’ı Gerçek Zamanlı Teklif Verme yoluyla gerçekleşse de, programatik reklamcılığın başka yolları da vardır:

Programmatic Direct

Belirli sitelerde garantili miktarda gösterim satın almanın bir yolu.

Genellikle tam sayfa reklamları gibi büyük “premium” biçimler için kullanılır.

Genellikle bir açık artırmadan ziyade sabit fiyatlı bir anlaşma içerir

Private Exchange buying (PMP)/(Private Deal)

Bir veya belirli sayıda yayıncının, belirli reklam verenleri envanter alanlarına teklif vermeye davet ettiği, yalnızca davetle girilebilen bir satın alma yolu.

(DSP) Satın alma platformunuzun doğrudan yayıncının envanterine girdiği bir satın alma yöntemidir. Exchange’lerin hiç kullanılmadığı bir yol olarak kullanılır.

RTB ile Programatik Arasındaki Fark Tam Olarak Nedir?

Yeni olan her gelişmenin yarattığı büyük fırsatlar bazen asıl olanın önüne geçebiliyor ve karışıklıklara neden olabiliyor. RTB ile programatik reklamcılık arasındaki ilişki aslında tam olarak bu. RTB, programatik reklamcılığın sadece bir parçası yarattığı fırsatlardan birisidir.

RTB’yi tanımlamamız gerekirse; en doğru anda, en doğru yerde ve hedef kitlenin dikkatini çekebilecek en doğru içerikle karşısına çıkmayı sağlayan modelidir. Bunu yaparken kullanıcıların cihazlarında yer alan çerezler ile ilgi alanlarını, takip ve analiz ederek en yüksek teklifi veren markanın hedef kitleye reklamlarını göstermesini sağlar.

RTB’nin yarattığı fırsatlardan doğru ve verimli bir şekilde faydalanabilmek için farklı bileşenlere de ihtiyaç duyulur.

Bunlar; reklam veren tarafında yer alan, Veri Yönetim Platformuna (DMP) bağlı olan bir Talep Tarafı Platformu (DSP), reklam alanı sağlayıcı yani yayıncı tarafında ise daha fazla reklam borsasında yer almak için kullanılan Arz Tarafı Platformudur (SSP).

Reklam Borsası (Ad Exchange) Nedir?

Reklam verenler için hedef kitleyle buluşmak ne kadar önemliyse, yayıncılar için de reklamverenler ile buluşmak o kadar önemlidir.

Reklam borsası; yayıncıların, reklamverenlerin display (görüntülü reklam) ve video reklamlarının görüntülenmesi için belirli bir fiyat üzerinde anlaşma yaptığı alandır. Yayıncılar bu alanda reklam verenler ile buluşarak en iyi teklifi almayı hedeflerler.

Reklam Borsası Nasıl Çalışır?

Programatik reklamcılığın merkezinde yer alarak reklamveren tarafında bir Talep Tarafı Platformuna (DSP), yayıncı tarafında ise bir Arz Tarafı Platformuna (SSP) bağlanır.

Reklam Ağı ile Reklam Borsası Farkı

Dijital dünyanın yarattığı fırsatlardan maksimum seviyede faydalanmak her markanın istekleri arasındadır. Burada doğru bir yöntem seçmek ise markaların yakalamak istedikleri fırsatlar için kritik bir önem taşır.

Reklam ağı; belirli bir sayıda web sitesine bağlanarak, reklamverenler için sınırlı bir sayıda satın alma fırsatı yaratırken, reklam borsası; birçok reklam ağından faydalanarak reklamverenler için daha fazla satın alma fırsatı yaratır.

2019 Yılının En İyi Reklam Borsaları

Yayıncılar ile reklamverenlerin bir araya gelebileceği birçok reklam borsası vardır.

Bunların en büyükleri;

  • AppNexus
  • DoubleClick
  • AOL Marketplace
  • Microsoft Ad Exchange
  • Open X
  • Rubicon Project Exchange
  • Smaato

Mobil Reklam Borsaları

Mobil cihazlar üzerinden gerçekleşen, internete erişim sayısının gün geçtikçe artması, dijital reklamcılık için mobilde cihazlar üzerinden gerçekleştirilen reklam faaliyetlerinin gelişmesini ve artmasını da sağladı. Buna rağmen şu an Twitter’ın uygulama içi reklamlarını yönettiği platform haricinde bir platform yok. Mobile olan yatırımların artması, yeni platformların ortaya çıkmasını sağlayacaktır.

Twitter reklam borsası; MoPub

Reklam Borsası ve DSP

Reklam borsası, web sitesi ve hedef kitle için uygun olan reklamvereni bulmak için verilere ihtiyaç duyar.

Bu veriler Talep Tarafı Platformu (DSP) ve Arz Tarafı Platformu (SSP) üzerinden elde edilir.

Reklamverenler tarafından kullanılan DSP reklam borsasına sunulan verilerin kaynağıdır.

Talep Tarafı Platformu (DSP) nedir?

Reklamverenlerin, otomatik olarak reklam alanı satın almasını gerçekleştirmesini sağlayan araçtır.

Her yenilik ve gelişimin çıkış kaynağı olan ihtiyacın bir ürünüdür. Manuel reklam satın almaların yarattığı maliyet ve zaman kaybı DSP’nin ortaya çıkmasını sağlamıştır.

DSP Nasıl Çalışır?

Bir reklamverenin bir reklam borsasına kayıt olmasıyla başlayan süreç otomatik satın alma faaliyetinin ilk adımıdır.

Kullanıcıların reklam borsasına bağlı bir web sitesine yaptığı ziyaret ile reklam borsasına bir sinyal gönderilir. Bu sayede işleyiş aktif olarak başlamış olur.

Borsaya gelen sinyal, DSP sistemine iletilerek reklam alanı için uygun bir reklamanın olup olmadığı sorulur.

Şayet DSP uygun bir reklama sahipse diğer reklamverenler ile gerçek zamanlı bir açık artırmaya girer ve en iyi teklifi vermeye çalışır.

Verilen en iyi teklif ziyaretçiye gösterilir ve bu aşamaların hepsi milisaniyeler içinde gerçekleşir. Bu hız ve gerçekleşen faaliyet reklamverenler için programatik reklamcılığın temelini oluşturur.

DSP ve SSP Arasındaki Fark Nedir?

Dijital dünya farklı alanlarda farklı ihtiyaçlara yönelik çözüm sunmaya devam ediyor. Bu da Programatik Reklam dünyasının neden bu kadar rağbet gördüğüne yönelik göstergelerden biri.

Reklam borsasında yer almak ve veri akışı sağlamak için reklamverenler DSP’ye ihtiyaç duyarken yayıncılar ise SSP’ye ihtiyaç duyar.

Örnek: —

Mobil DSP

DSP hem bilgisayarlar hem de mobil cihazlar üzerinden veri elde ederek en uygun şekilde işleyebilir ve yönlendirebilir. Bu sayede hedef kitlenin karşısına en doğru şekilde çıkılır. Mobil cihazlarda geçirdiğimiz süreleri göz önüne alırsak bu büyük bir veri akışı ve işleme faaliyetidir. Elde edilen her veri ise yaratılan yeni bir fırsattır.

Google Ads Bir DSP mi?

Teknik olarak Google Ads bir DSP platformudur. Google Görüntülü Reklam Ağı birçok web siteye erişiyor olsa bile, erişemediği alanlar da mevcuttur. DSP’nin yarattığı ve sunduğu en büyük fırsatlardan biriyse Google ile erişilemeyen alanlara da erişilebilmesidir.

Markaların hedeflerinden biri olan hedef kitleye maksimum erişim ve etkileşim fırsatı bu sayede gerçekleştirilebilir. Hedef kitle neredeyse orada olmak için markalar için bir motto olmalıdır.

Arz Tarafı Platformu (SSP) Nedir?

Reklamverenler, verileri toplamak ve yönetmek için nasıl DSP’ye ihtiyaç duyuyorsa, yayıncılar da reklam alanlarını yönetmek için bir platforma ihtiyaç duyar, işte SSP tam olarak bu ihtiyaca cevap vermektedir. Yayıncılar, SSP sayesinde, manuel gerçekleştirilen reklam alanı satış işlemlerini otomatik hale getirerek, büyük bir iş yükünden kurtulur ve kendileri için en doğru anlaşmayı gerçekleştirir.

SSP Nasıl Çalışır?

SSP, reklam borsasına bağlanarak ne tür bir reklam alanı olduğu bilgisini gönderir. Reklam borsasında yer alan reklamverenler arasında Gerçek Zamanlı Teklif Verme (RTB) aracılığı ile bir açık arttırma başlar. En yüksek teklifi veren reklamveren, reklam alanını satın alır.

SSP, DSP’den farklı olarak en yüksek fiyatı bulmaya çalışır. Aslında burada pek de şaşılacak bir durum yok, klasik ticaret kuralları burada da işlemektedir. Satıcı (SSP) elinde olan ürünü/hizmeti satabileceği en yüksek fiyatla satmak isterken, alıcı (DSP), bu ürünü/hizmeti en düşük maliyetle elde etmek ister.

Bir yayıncı doğru ve verimli bir SSP kullanımı sayesinde elde ettiği güç ile reklam alanları için minimum bir fiyat belirleyebilir. Reklamverenler için belirli reklam alanları konusunda ısrarcı olabilir. Burada en kritik noktalardan biri yayıncının reklamverenler gözünde yarattığı imaj ve onlara sunduğu fırsatlardır.

2019 Yılının En İyi SSP Platformları?

  • AerServ
  • Appneksus
  • DoubleClick for Publishers
  • BrightRoll Ad Exchanges
  • MoPub
  • OpenX
  • ONE by AOL
  • PubMatic
  • Rubicon Project for Sellers
  • ADYOULIKE
  • SmartyAds SSP

Reklam Borsası ve SSP Karşılaştırması

Gerçekleşen her temas farklı bir fırsat doğurur. Günümüzde bu elde edebileceğimiz en büyük değerlerden biridir. Yayıncılar, SSP ile birden fazla reklam borsasına bağlanarak elde edebileceği en çok fırsatı ve en iyi teklifi yakalamayı hedefler.

SSP’nin Maliyeti Ne Kadardır?

SSP platformları, yayıncılar ile gerçekleştirdikleri anlaşmalar ile yayıncıların gerçekleştirdiği satış işlemlerinden komisyon alırlar. Aynı zamanda yayıcıncılara sundukları eklenti hizmetleri ile de gelir elde edebilirler. Yapılan komisyon anlaşmaları, gerçekleşen satış işleminden elde edilen gelirin %10-20’si kadardır. Bu oran Google Ad Manager’da ise şeffaf olmamakla beraber daha yüksektir.  Google Admanager platformunun SSP’den ve Google Ads Platformunun da DSP’den farklı olarak kabul edilmesindeki en önemli etken de budur.

Bir platformla anlaşma yapmadan önce, yayıncılar, kendi ihtiyaçlarını ve reklamverenlerin hangi ihtiyaçlarına çözüm ürettiğini belirlemelidir.

Veri Yönetim Platformu (DMP) Nedir?

Veri markalar için elde edebilecekleri en büyük güçlerden biri haline dönüşmüş durumda. Veriyi doğru bir şekilde toplayan, işleyen ve yöneten markalar, dünyanın en büyük markaları haline gelmeye başladı. Peki markalar verileri nasıl elde ediyor ve bu verileri hangi yolla gerçekleştirdiği faaliyetlere entegre ediyor?

DMP bilgi toplamak, depolamak ve sıralamak için kullanılan bir yönetim platformudur. Programatik reklamcılık içerisinde DMP; DSP’yi ve SSP’yi birlikte kullanarak veriler ile bu iki platformu da besler. Bu sayede platformlar daha doğru ve verimli hedeflemeler yapabilir.

Doğru hedeflemelerin yapılabilmesi için ziyaretçilerden gelen çerezlerden faydalanır. Bu çerezlerin işlenmesi, sıralanması ve bölümlere ayrılması ise DMP üzerinden gerçekleştirilir.

DMP ve DSP

Programatik reklamcılığın sunduğu fırsatlardan yaralanabilmek için DMP ve DSP platformlarının birbiriyle entegre ve uyum içerisinde çalışması gerekir. DSP reklam alanı satın alması gerçekleştirirken DMP’den elde ettiği verilerden faydalanır. Bu sayede daha doğru satın alma işlemleri gerçekleştirilir. Verileri toplamak, depolamak ve işlemek bir amaca hizmet ettiği zaman bir anlam taşır. Bir amaca hizmet etmediği zaman ise elde bulunan bir bilgi yığını olmaktan öteye geçemez. İşte DMP’nin DSP’ye ihtiyaç duymasının nedeni budur. Elde edilen veriler ile anlamlı sonuçlar ortaya çıkmasını ve programatik reklamcılığın faydalarından biri olan hedefleme seçeneklerinden yararlanmasını sağlamak.

Programatik Hedefleme Nedir?

  • İçeriğe Dayalı Hedefleme; Reklamları bir web sitesinin içeriğine göre hedeflemeyi sağlar. Burada ürünün/hizmetin reklamlarının yayınlanacağı web sitesine uyumu göz önüne alınır.

Örnek: Bir spor markasının beIN Sports’da gerçekleştirilen reklam faaliyetlerinde şansı daha fazlayken, bir moda markasının ise Vogue dergisinin web sitesinde dönüşüm elde etme şansı daha fazladır.

  • Anahtar Kelime Hedefleme; Belirli anahtar kelimeler üzerinden gerçekleştirilen hedeflemelerdir. Ürünün/hizmetin içeriğine uygun olabilecek kelimeler ile buna benzer kelimelerin geçtiği web sitelerinde yer almanızı sağlar. Temel anlamda bir tür içerik hedeflemesi denilebilir.

Örnek: Mutfak aletleri satışı gerçekleştiren bir online mağazanın, içerisinde yemek tarifleri gibi kelimeler bulunan bir blog yazsında reklamlarının gösterilmesini sağlar.

  • Veri Hedefleme;  Bazı şirketler ve yayıncılar kullanıcılarının izinli verilerini DMP kullanarak reklam verenlerin kullandığı DSP platformları üzerinde satışa çıkarmaktadır.

En kısa tanımı ile; kullanıcıların bu web sitelerine yaptıkları ziyaretler ile elde edilen çerezlerin kullanılmasıyla yapılan hedeflemelerdir. Belirli bir ürün veya hizmete bir kere ilgi göstermiş kullanıcıların neye ilgi gösterdiği bilgisini taşıyan verilere 3. parti data.  Bir form üzerinden elde edilmiş ve kullanıcıların eğitim, meslek, yaş, cinsiyet, maaş, aracının markası vb. bilgileri taşıyan verilere ise 1. parti data denilmektedir.  Kullanıcıların yakın geçmişinde elde edilen bu veriler kullanıldığında, kullanıcı reklam alanına sahip herhangi bir web sitelerini ziyaret ettiğinde, sitedeki kelime veya içeriklere bakılmaksızın reklam gösterilebileceği anlamına gelir.

Örnek: Restoranlar hakkında bilgiler sunan bir web sitesi eğer verilerini bir DMP şirketi ile paylaşıyorsa, bu siteyi ziyaret eden kullanıcılar DMP ile çerezlenir.  Bu kullanıcı artık restoranlar için bir potansiyel müşteridir ve hedeflenebilir. Kullanıcı bu web sitesinden ayrıldıktan sonra bir gazeteye ait web sitesi ziyareti gerçekleştirdi diyelim.  DSP üzerinden DMP şirketine ait bu verileri hedefleyen bir restaurant varsa gazetenin sitesinde kendi reklamlarını potansiyel müşterisi sayılabilecek olan bu kullanıcıya da ulaştırmış olacaktır.

  • Coğrafi Hedefleme; Belirli bir bölgede gerçekleştirilmek istenen reklam faaliyetleri için tercih edilebilecek bir hedefleme şeklidir.

Örnek: İstanbul’da bulunan bir fiziki mağazaya müşteri çekmek için Atina’da reklam göstermenin bir anlamı yoktur.

Aynı zamanda uluslararası markalar ve ya online hizmetler veren firmalar, spesifik bir reklam deneyimi yaşatmak için faaliyeti gerçekleştireceği ülkede, bölgeye özel bir‘ dille, özgün reklamlar sunabilir.

  • Yeniden Hedefleme; Yeniden hedefleme ile reklam verenin sitesini ziyaret eden ve bir ürüne/hizmete ilgi gösteren kullanıcıların bıraktığı çerezler kullanılarak, farklı web sitelerinde karşısına çıkılır. Burada amaç kullanıcıyı tekrardan siteye çekmek ve satış işlemini gerçekleştimektir.

Örnek: Bir online kitap mağazasında bir kitaba ilgi gösteren kullanıcının karşısına blog sitesinde aynı ürünle tekrar çıkılır.

Programatik Reklamcılığın Maliyeti Nedir?

Programatik reklamcılıkta satın alma işlemleri genellikle CPM üzerinden gerçekleştirilir. Yani maliyetler 1000 gösterim başına hesaplanır. Bu maliyetler yayıncı sitelere, saatlere ve reklam alanlarının pozisyon ve ölçülerine göre ve varsa DMP datalarının maliyetlerine göre değişiklik gösterebilir.  Ancak CPM maliyetlerini etkileyen ana etken her zaman rekabettir.  Reklam alanları veya kullanıcı verileri ne kadar kaliteliyse ve yapılan hedeflemeler ne kadar spesifik olursa maliyetler o kadar artar.

Bununla birlikte programatik reklamcılıkta ortalama maliyet CPM için 1.50 TL ile 20 TL arasında değişiklik göstermektedir. Fiyatı belirleyen en önemli unsurun spesifik hedeflemeler yapılması olduğunu unutmamalısınız. Çünkü maliyetiniz artsa da, aynı zamanda hedeflediğiniz kullanıcıların potansiyel müşterileriniz olma olasılıkları da artmaktadır.

Programatik Reklamcılığın Geleceği

Dijital dünyadaki değişim maksimum faydayı yakalamak adına hiç hız kesmeden devam ediyor. Yapay zekanın yarattığı, insan hatasını ve zaman maliyetini minimuma indiren gelişmeler, programatik reklamcılığı gün geçtikçe pazarlamacıların odak noktası haline getiriyor. Bu da yeni trendlerini yeni gelişmelerin ve yeni çözümlerin ortaya çıkmasına olanak sağlıyor. İşte bazı yeni trendler.

Self Servis Platformlar

Programatik reklamcılık platformları, daha düşük reklam bütçesine sahip olan KOBİ’lerin büyük bütçeli şirketler ile rekabet edebilmesine olanak sağlıyor. Bu durum programatik reklamcılık teknolojilerinin, KOBİ’ler içerisinde hızla yükselmesine ve yayılmasına imkan tanıyor.

Kurum İçi Devrim

Self servis platformlar sayesinde, markalar, medya ajansları ve diğer aracılara ihtiyaç duymadan programatik reklamcılık faaliyetlerini kurum içerisinde gerçekleştirmeye başladılar. 2018 yılında markaların %45’i programatik satın alma faaliyetlerini kurum içerisinde gerçekleştirirken 2022 yılına kadar bu oranın %62’ye çıkacağı tahmin ediliyor.

Sonuç

Gelecek odaklı yaklaşım dijital dünyanın olmazsa olmazı. Bu yazıda anlatmaya çalıştığımız programatik reklamcılık ise reklamcılık dünyasının geleceği olma konusunda emin adımlarla ilerliyor. Özellikle küçük işletmelere sunduğu fırsatları göz önüne alırsak yayılma hızı ve gelişimi tahmin edilenden de daha çabuk gerçekleşecek gibi. Yeni inşaa edilmeye başlayan bu gelecekte yer almak, markalara ciddi bir değer ve rekabet avantajı yaratacaktır.

Display (Görsel Reklamlar)

Nedir? – Online platformlar üzerinde kullanıcıların karşısına bir banner ile çıkmanızı sağlayan görüntülü reklamlardır.

 Neden önemlidir? – Online dünyanın yarattığı büyük fırsatlar ekranları markalar için birer billboard alanına dönüştürmekte. Bu durum bir internet kullanıcısının gün içerisinde yüzlerce display reklamla karşılaşmasına neden oluyor. Bu kadar yoğun bir şekilde müşterilerinizle temas edebileceğiniz bir alanda her zaman, iyi hazırlanmış içeriklerle müşterilerinizin karşısına çıkmalısınız. Bu sizin marka bilinirliğinizi arttıracak ve satışa yönlendirme faaliyetlerinizi daha verimli hale getirecektir.

Başarı Nasıl Ölçülür? – Display reklamınızın başarısını ölçmenizin ilk adımı, reklamınızın görülebilirliğidir. Reklamınız, gerçekten hedef kitleye ulaşıp ulaşmadığını ölçümlemeniz gerekir. Daha sonra kullanıcı etkileşimlerini, reklamınızın tıklanma oranını ve dönüşüme olan katkısını tespit etmelisiniz. Başarılı bir display reklam, vermek istediği mesajı net bir şekilde aktarırken aynı zamanda ilgi uyandırmalıdır. Tasarımlarınızı hazırlarken bunlara dikkat etmelisiniz. Ölçüm için önemli metrikler;

  • Gösterim sayısı
  • Görünür (Viewable) gösterim sayısı: Kullanıcının, kullandığı cihazda baktığı aktif ekrana çıkan reklamın gösterim sayısı. Dijital reklamcılığı dünya çapında düzenleyen sektörel kuruluşlar olan IAB, 3MS (Making Measurement Make Sense) ve MRC (Media Rating Council) tarafından desteklenen endüstri standardı aşağıdaki kriterleri kapsıyor:
    • Piksel: Reklam görselinin toplam kapladığı alanın, en az %50’sinin aktif olan pencerede yer alması
    • Zaman: Display reklamların kesintisiz en az 1 saniye; video reklamlarının kesintisiz 2 saniye süre ile yayınlanması.
      Ayrıca tüm gösterimlerin sahtecilikten arındırılmış olması ön koşuluyla, piksel ve zaman kriterine uymayan gösterimlerde tıklama kaydedilmişse bu gösterimler görünür reklam olarak sayılıyor. Mobil için bu kavram “tap” veya “dokunma” olarak kabul görüyor. Günümüzde kullanılan reklam teknolojileri görünürlüğü bu standartlara göre ölçer ve raporlar.
    • Tıklama sayısı ve oranı
    • Etkileşim sayısı ve oranı
    • Dönüşüm sayısı ve oranı
    • Gösterim, tıklama ve dönüşüm maliyetleri
  • Display Reklamlar Alt Türleri
    • Standart Banner: Web sitelerinde yer alan ve belirli ölçülere sahip olan, nispeten sınırlı animasyon ve dosya kapasitesine sahip görüntülü reklamlardır.
    • Rich Media: Reklamınızı görenleri reklamlarınızla etkileşime geçmeye teşvik eden, video ve ses ile zenginleştirilebilen reklamlardır. Rich media reklamlarınızla, örneğin, kullanıcılara reklam alanında oyunlar oynatabilir, onları harita ile satış noktalarınıza çekebilir veya sosyal medyada post girmelerini sağlayabilirsiniz. Reklamınızla etkileşimleri arttıkça size olan ilgileri de büyüyecektir. Yalnız her rich media reklamlarda sunacağınız özelliklerin yayın yapacağınız mecralarda desteklendiğinden emin olmalısınız. Her mecra aynı altyapıda olmadığından rich media kreatiflerle ilerlemek için ya tüm mecralarla uyumlu reklam sunucularıyla çalışmalı ya da mecralarla yapılan özel anlaşmalarla ilerlemelisiniz.

Video Reklamları

  • Nedir? – Ürünlerinizin/hizmetlerinizin web siteleri, uygulamalar ve sosyal medyada, özellikle de video sitelerinde video formatında müşterilerinizle buluşmasıdır.
  • Neden önemlidir? – Video içeriklerin, daha akılda kalıcı olduğu ve kitlelere ulaşma konusunda daha başarılı olduğu birçok kez kanıtlanmıştır. Hızlı tüketimin çok yoğun olduğu dijital ortamda ise video içeriklerin zorunluluğunu değil, sürelerini tartışır hale gelmiş durumdayız. Instagram hikayelerinde paylaşılan içerikler ve TikTok bu tüketim hızının iyi birer örnekleri.  Hızlı ve hedefli video reklamlarınızla, platformlar içerisinde yerinizi almalı markanızın daha akılda kalıcı olmasını sağlamalısınız.
  • Başarı nasıl ölçülür? –
    • Video izlenme sayısı (izlemeye başlama)
    • Videonun tamamının izlenmesi oranı
    • Tıklama oranı
    • Erişim ve sıklık
    • Etkileşim (durdurma, yeniden başlatma, ileri-geri alma vb.)
    • İzleyici sayısı

Audio (İşitsel) Reklamlar

  • Nedir? – Ürünlerin/hizmetlerin podcast, radyo ve çeşitli müzik servisleri üzerinden sesli bir şekilde tanıtılmasıdır. Spotify, Triton, AdsWizz ve TargetSpot gibi platformlar sayesinde önem kazanmıştır.
  • Neden önemlidir? Bir marka hedef kitlesiyle buluşabileceği her platformda her alanda aktif bir şekilde yer almalıdır. Teknolojiyle reklamın buluşmasında ilk örneklerden biri olan sesli reklam bugün, tekrar önem kazanmış tekrar etki gücünü arttırmış durumda. Dijital dünyanın olmayan fırsatı ortaya çıkartma, yok olmakta olan bir fırsatı tekrar canlandırma gücüne şahitlik ettiğimiz bir durum. We Are Social 2019 raporuna göre internet kullanıcıları, bir gününün 1 saat 26 dakikasını müzik servisi veren platformlarda geçiriyor. Bu kullanıcıların %70’i bu platformlarda müzik, %47si radyo, %41’i ise podcast dinliyor. Özellikle de ürününüzle/hizmetlerinizle ilgili konularda yapılan podcast serileri gibi içeriklerde, markanızın kendi sesini müşterilerine duyurmasının pazarlama hedeflerinize ulaşmanıza olumlu etkisi olacaktır.
  • Başarı nasıl ölçülür?
    • Dinleme sayısı (dinlemeye başlama)
    • Spotun tamamının dinlenmesi oranı
    • Tıklama oranı
    • Erişim ve sıklık
    • Etkileşim (durdurma, yeniden başlatma, ileri-geri alma vb.)
    • Dinleyici sayısı