Dijital Reklam Nasıl Fiyatlanır?

Dijital reklam kampanyalarınızın fiyatlandırılması, 2 farklı boyut üzerinden yapılır. Burada göz önünde bulundurmanız ve karar vermeniz gereken durumlar, markanızın büyüklüğü, sektörel gelişmeler, rakipleriniz ve hedeflerinizdir. Vereceğiniz tekliflerin bunlarla uyumlu olması başarılı bir kampanya yürütmenizi sağlar.

  • Satın Alma Yöntemi: Belirlediğiniz platformlarda, yaptığınız anlaşmaya göre farklı yöntemlerle reklam alanı satın alabilirsiniz. Mesajınız, sektörünüz, hedef kitlenizle uyumlu bir reklam alanı tercih etmeniz başarı oranınızı arttıracak, hedefinizi gerçekleştirmenizde size kolaylık sağlayacaktır.
    • Manuel Satın Alma: Reklamınız için, reklam alanı sağlayan yayıncıların satış ekipleriyle temas kurup anlaşmaya vararak belirli alanların satın alınmasıdır. Manuel satın almada; kaynak belirlemek, teklif vermek, reklamı yaratmak, yönetmek ve optimize etmek yorucu ve birçok farklı mecrayla düzenli iletişimde kalmaya ihtiyaç duyduğunuz zorlu bir süreçtir.  Diğer reklamverenler ile gireceğiniz rekabeti ve bu rekabette sürekli olarak aktif olmayı göze almalısınız. Hedeflediğiniz kitlenin çok sık ziyaret etmediği sayfalarda reklamınızın gösterilmesi, ucuz reklam alanlarının paket anlaşmayla pahalıya gelmesi gibi risklerle karşılaşabilirsiniz. Fakat dijital pazarlamanın her alana ve her hedefe sunduğu fırsatları göz ardı edip bir önyargı oluşturmak da pek doğru bir yaklaşım değil.  Örneğin çok ses getirmek istediğiniz bir lansman kampanyası planlıyorsanız yayıncıların sadece manuel olarak sundukları Premium alanlarında (örn. tüm sayfa giydirme, mecraya özel richmedia uygulamaları vb.) olmak isteyebilirsiniz. Her zaman ilk önceliğiniz hedeflerinizi bilmek, bu hedefler doğrultusunda reklam faaliyetlerinizi ve yer almak istediğiniz platformları belirlemek olmalıdır. 
    • Programatik Satın Alma: Hangi iş alanında faaliyet gösteriyor olursanız olun, temel amaçlardan biri hızlı ve doğru şekilde hedefe gitmektir.  Dijital pazarlamanın her geçen gün yeni fırsatlar yaratması markalar için bu alanda faaliyet göstermenin, ne kadar doğru olduğunun bir göstergesi. Yeni yıldızımız olan programatik reklamcılık ve satın alma, aslında manuel satın alma ile aynı amaca hizmet ediyor. Burada fark yaratan faktör ise satın alma faaliyetinin bir yazılım aracılığıyla, otomatik olarak gerçekleştirilmesi, yerleştirilmesi ve optimize edilmesi. Hedeflerinizi tanımlamanız ile başlayan süreç, sizi, hedefleriniz için en doğru kaynağı bulmaya ve kampanyanızı optimize etmeye doğru yönlendiriyor. Aynı zamanda pazarlama faaliyetlerinin yorucu ve sıkıcı taraflarından kurtularak, daha kreatif reklamlar yaratmak için kendinize zaman yaratmanızı sağlıyor. Programatik reklamcılık ile ilgili daha detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
  • Performansa Bağlı Fiyatlandırma: Kampanyanızın maliyeti, kitlenizin kampanyanızla girdiği etkileşim sonucunda ortaya çıkar. Kampanyanızı hazırlarken belirlediğiniz fiyatlandırma kriterinin verimli olup olmadığını, amacınıza hizmet edip etmediğini anlayabilirsiniz.
    • Cost Per Mille (Bin Gösterim Başına Maliyet – CPM): Reklamınızın ulaştığı her bin gösterim için oluşan maliyet türüdür. Dijital reklamcılık sektörünün ilk belirlenmiş ve en standart fiyatlandırma yöntemidir. Zaman içinde ihtiyaçlar geliştikçe bu yöntem de evrilmiş, farklı şekiller almıştır. CPM’in yarattığı dezavantaj, tıklama başına değil, reklamınızın yayınlanması durumunda fiyatlanmasıdır yani kitlenizi harekete geçirme gücünüz CPC’ye göre daha düşüktür. Burada önemli olan yayınladığınız reklamınızın hedefidir eğer marka bilinirliği için bir kampanya hazırladıysanız tercih edilmesi gereken bir yöntemdir.
    • DynamicCost Per Mille (Dinamik Bin Gösterim Maliyeti – dCPM): Programatik reklamcılıkta kullanılır. Temel anlamda işleyiş mantığı CPM ile aynıdır. Fakat teklif miktarı sabit değildir. Genel harcamayı optimize etmek için gerçek zamanlı teklif verme (RTB) kullanılır. Örn. 1 TL’lik sabit CPM’de “ben bin gösterime 1 TL vereceğim” derken, dCPM’de ise “bin gösterime en fazla 1 TL veririm” diye bir kural belirlersiniz. Bu durumda diğer reklamverenlerle online açık artırmaya girersiniz; reklam alanı için verilen en yüksek fiyat 1 TL’nin altındaysa boşuna 1 TL’nin tamamını ödememiş olursunuz.  CPM’e göre yarattığı en büyük avantaj, reklamlarınızın değer atamasını yaparak değerli olan reklamınızı öne çıkarmasıdır. Bu sayede kampanyanız için daha verimli sonuçlar alabilirsiniz.
    • Viewable Cost Per Mille (Görünür Bin Gösterim Maliyeti – vCPM): CPM’den farklı olarak; yayınlanmış değil, IAB standartları çerçevesinde kullanıcının aktif ekranına çıkmış her bin gösterimin maliyetidir. Bu yöntemi kullanırsanız gösterimlerinizin kullanıcının karşısına çıktığına emin olursunuz.
    • Cost Per View (İzleme Başı Maliyet – CPV): Video içerikli platformlarda, kullanıcıların video reklamlarınızı izlemeye başlaması sonucunda oluşan maliyettir.
    • Cost Per Click (Tıklama Başına Maliyet – CPC): Yayınladığınız bir reklamın, tıklanması sonucunda kampanyanıza yansıyan maliyettir. Bir ürününüzü/hizmetinizi tanıtmak ve kullanıcıları sitenize çekmek gibi bir amaç ile reklam yayınladıysanız, tercih edilebilecek bir yöntemdir.
    • Cost Per Acquisition (Satın Alma Başı Maliyet – CPA): Verdiğiniz reklam üzerinden gerçekleşen satın almalar sonucunda ortaya çıkan maliyettir. Gerçekleştirdiğiniz satış miktarına bağlı olarak maliyetleriniz artar ve belirli bir reklam maliyeti söz konusu değildir. Gerçekleştirdiğiniz her satış için reklam alanlarını kullandığınız yayıncılara komisyon ödenir.
    • Cost Per Lead (Üyelik Başına Maliyet – CPL): Müşteriniz olma potansiyeli yüksek olan kitle için uygulanan modeldir. Reklamınız aracılığıyla etkileşime geçtiğiniz kitlenin sitenizde/uygulamanızda iletişim bilgilerinin alınması amaçlanır. Bu modelle daha nitelikli ve satın alma motivasyonu daha yüksek olan kitlenize ulaşabilirsiniz.